Mobil, geleceği ifade etmiyor. O artık günümüzde! Mobil uygulamalar sadece internet araçlarıyla ve web siteleriyle olan etkileşimimizi değiştirmekle kalmıyor, arama yapma alışkanlıklarımızı da değiştiriyorlar. Şirketler günümüzde, bu mobil uyumlu uygulamalar ve web siteleri üzerinde anlamlı deneyimler tasarlıyorlar. Bunun geri kazanımı da, kullanıcılara daha çok görünmek adına yeni fırsatlar doğurması.

Mobil uygulama aramalarının gelişimini ve görünürlüğünüzü, etkileşiminizi artırmak için neler yapılması gerektiğini sizler için özetledik.

Mobil Uygulama Aramalarının Yükselişi

Mobil araçların yükselişi, mobil aramalar üzerinde de ciddi bir etki oluşturdu. Bu da geleneksel aramalarla karşılaştırıldığında, mobil uygulama aramalarına dikeyde bir yükseliş kazandırdı.

Mobil aramaların önemli olduğu gerçeği çok açık olsa da, yakın zamanda bu önem Google tarafından da ayrıca vurgulandı. SERP’lerde (Arama Motoru Sonuç Sayfalarında) mobil uyumlu tanımlar üzerine Google, vurgu yapmaya devam ediyor. Bu da sonuç olarak mobil uyumlu olmanın arama sonuçlarındaki olumlu etkisini artırıyor.

“Arama Pazarlaması” nın geleceği, kuşkusuz mobili de içeriyor ve sadece HTML web-sitelerinin optimize edilmesiyle, responsiv) tasarımların oluşturulmasıyla ve UX optimizasyonuyla sınırlı kalmayacak. Mobil SEO; uygulamaların, bilgi grafiğinin ve etkileşimli aramanın ön planda ve merkezde olduğu bir dünya!

İlk 10 arasında bulunan ünlü sitelerin ziyaretçilerin %34’ü sadece mobil kullanıcısı (comScore data). Şunu da önemli bir not olarak ekleyelim; mobil etkileşimin %72’si uygulama – tarayıcı karşılaştırmasında uygulamalara dayanıyor! 10-20 yaşlardaki kullanıcılara bakıldığında, uygulama kullanımı oldukça baskın halde. Ek olarak, 10-20 yaşlarındaki bu kullanıcıların %55’i her gün en az bir kez internetteki aramalarını sesli olarak yapıyor.

Hızla büyüyen bir mobil kullanıcı segmenti, tek başına sadece HTML web-sitelerinin optimize edilmesiyle pazarlanamaz. Burada doğan ihtiyaç “Arama Pazarlamacıları” nın ASO (App Store Optimizasyonu) alanındaki yeteneklerini genişletmeleri gerektiğidir.

Mobil Uygulama Paketi

Bu yeni trend değişikliği, mobil uygulama paketlerine ve uygulama arama sonuçlarına yeni bir yükseliş getirdi. Doğal olarak, yüksek mobil uygulama eğilimi de, arama yapılarına etki etti. Bunu, yerel arama sonuçlarıyla benzer düşünebilirsiniz. Mobil arama sorgulayıcılarının davranışları göz önüne alındığında, bu listelemeler kullanıcı ilgisini baskın hale getiriyor.

Yerel aramalarda olduğu gibi, mobil uygulama arama ve sorgulaması da geleneksel sonuçları tekrar düzenleyebilir. Hatta, geleneksel olanı tamamen aşağı çekebilir ya da uygulama listelemelerini geleneksel web sonuçlarıyla entegre edebilir.

Masaüstünüzde User-Agent Switcher kullanarak, ya da kendi iOS /Android cihazınız üzerinde arama yaparak siz de test edebilirsiniz.

iPhone ve Android mobil uygulama sonuçları arasında ufak farklar var:

Mobil uygulama listelemelerinde, iOS’la karşılaştırıldığında Android arama sonuçları daha sık bir frekansta hazır cevap ve daha fazla sonuç veriyor. Ek olarak, iOS mobil uygulama listelemeleri, geleneksel web-site sonuç listelemeleri gibi gösteriliyor. Fakat, Android üzerindeki mobil uygulama listelemeleri daha entegre.

Kimi farklar da Apple App Store ve Google Play’deki uygulama sunum rehberleri arasındaki farklardan kaynaklanıyor.

Mobil Uygulama Sonuçları Arasındaki Farklar

1. Başlık: Google, uygulama listeleme sayfalarının HTML başlıklarını (title) (ki bu da uygulamanın başlığı oluyor) kullanıyor. iOS uygulama başlıkları 55-62 karakteri aşabilir ki bu da geleneksel sonuçlarda olduğu gibi; başlık kaydırma veya başlığın bir bölümünün kesilmesi gibi sonuçlara yol açıyor. Android uygulama başlıklarının gereksinimleri daha kısa, bu yüzden başlıklar ve Android mobil uygulama listelemeleri de tipik olarak daha kısa oluyor.
2. URL: iOS mobil uygulama listelemeleri, iTunes URL’lerini arama sonuç sayfasının bir parçası olarak App Store’da gösteriyor.
3. Icon: iOS ikonları kare ve köşeliyken, Android ikonları yuvarlak köşelere sahip.
4. Tasarım: Android sonuçları daha dikkat çekici, paket üzerinde birer “Apps” ana başlığına sahipler ve en sonda Google Play’e gönderen birer linkleri bulunuyor.
5. App store içeriği: Diğer farklılıklar kendini; her bir app store’un kendine özgü; reklam dili, değerlendirme ve gözden geçirme bölümlerinde gösteriyor.

Mobil Uygulama Arama Sonuçlarında Sıralama

Mobil uygulama arama sonuçlarında sıralama, App Store Optimizasyonu’nun ve geleneksel SEO’nun bir kombinasyonudur. Sayfa üzerindeki faktörler, uygulamanızın listelemesine bağlıdır. Bu nedenle optimizasyon ilk önce sağlam bir App Store SEO’ya sahip olmakla başlar!

ASO’nun (App Store Optimizasyonu) Temelleri

Apple App Strore ve Google Play’deki sıralama, öncelikli iki faktör tarafından yürütülür: anahtar kelime uyuşması ve uygulama performansı. App store listelemesindeki text alanlar (başlık, açıklama, anahtar sözcük listesi gibi) anahtar sözcüklerin özel bir kümesiyle uygulamaya uyum sağlar. İndirme hızı, uygulamaya verilen puanlar ve değerlendirmeler gibi performans ölçümleri, bu anahtar sözcüklerin her biri için, uygulamanın ne kadar değerli olduğuna karar verir. (Ek olarak: Google Play algoritması; dışarıdan, web tabanlı performans ölçümlemeleri içerebilir. Örneğin; sıralama faktörleri olarak bibliyografik atıflar ve linkler gibi.

Mobil Uygulama Listeleme Optimizasyonu

ASO’yu burada derin bir biçimde inceleyecek olmamama rağmen, geleneksel SEO’ ya çok benzediği için, uygulama listelerini optimize etmek, anahtar sözcük hedeflemesinin öncelikli faktörüdür.

Sensor Tower, MobileDevHQ ve App Annie gibi araçlar size mobil uygulama anahtar sözcük araştırmasında yardımcı olabilirler. Yine de, şunu aklımızda tutmalıyız ki mobil uygulama araştırma listelemeleri kendini evrensel aramalarda gösterir. Bu nedenle, Google Ads Tool ve Google Trends gibi geleneksel anahtar kelime araştırma araçlarını güçlendirmek, önemlidir.

ASO ile benzerlik gösteriyor olması bir yana, web üzerinde bu mobil uygulama arama listelemelerini optimize etmek, kendine özgü küçük farklılıklara sahiptir.

ASO & Mobil Uygulama SEO Hedeflemesi Arasındaki Farklar

1. Başlıklar – Apple App Store, görece olarak uzun başlıklara izin veriyor olsa da, bu başlıklar organik aramalarda ön izleme uzunluğuna göre sınırlandırılırlar. Başlıkların app store’a uygun olarak optimize edilmesine ek olarak, Google aramaları da dikkate alınmalıdır. Ayrıca, kimi uygulamalar anahtar sözcükleri, agresif bir şekilde kendi başlıkları içerisinde hedeflerler. Fakat, spam yerine geçen anahtar sözcükler Google’da uygulama performansını etkileyebileceği için, uyarıların kullanılmasında fayda vardır.
2. Tanım – App Store üzerindeki uygulama tanımı, iç aramalarda bir faktör teşkil etmeyebilir, ancak dış aramalarda, uygulama arama sonuçlarına etkisi olacaktır! Hem Android hem iOS uygulama tanımını yazarken, anahtar sözcük hedeflemenin en iyi pratiklerini kullanmanız gerekir.
3. Cihaz ve platform anahtar sözcükleri – App store araması için hedefleme oluştururken, OS ya da cihazla ilgili terimleri hedeflemek o kadar önemli değildir. Yine de, bu terimler dış aramalarda görünürlüğe katkı sunabilir. Şu cihaz ve terimleri ekleyebilirsiniz: Android, Samsung Note, iOS, iPad ve iPhone.

Uygulama Performans Optimizasyonu

İçerik optimizasyonunun dışında Google, uygulamanın performansına bakar. Android tarafında, data’ya girişleri vardır; ama iOS için herkese açık ve uygun olan bilgilere güven duymak zorundadırlar.

Uygulama performans faktörleri

• Almış olduğu değerlendirme sayısı
• Ortalama değerlendirme skoru
• Değerlendirmelerin içerik ve duygu analizi
• İndirmeler / Kurulumlar
• Kullanıcı ile bağ kurma ve elde tutma
• App store üzerindeki iç linkler

iOS için öncelikli gelen herkese açık ölçümler; değerlendirmeler ve aldığı oylardır. Buna rağmen, uygulama performansı App Store’un değerlendirme çizelgesi ve arama sonuçları üzerinden okunabilir. Bu performans ölçümleri proxy’leri, kaldıraç etkisi yaratır.

Aşağıdaki maddeler mobil uygulama arama sıralamanızda en büyük etkiyi gösterecektir:

1. Ortalama değerlendirme alma sayınızı artırın
2. Aldığınız değerlendirme sayısını artırın
3. İndirilme sayısını artırın

Uygulama oylama ve değerlendirmeleri için, Apptentive gibi platformları kullanarak güç alabilir ve değerlendirmelerinizi, sıralamanızı artırabilirsiniz. Olumlu değerlendirmeleri artırmak konusunda oldukça etkilidirler. Ek olarak, ödeme stratejileri de kurulumu artırmada harika seçeneklerden biridir ve (ödenmiş bütçe kapasitesi) Google’daki organik sonuçlara direkt etki gösterir. Ek bir bilgi olarak verelim ki, her iki app store da uygulamayı öne çıkarmada karar vermek için uygulamanın aldığı değerlendirmelere (Genel olarak 4 yıldızın üzerinde mi altında mı) bakar; ister ortak markalı bir kampanya isterse bir mağazacılık reklamı olsun. Bunun evrensel arama sonuçları görüntülenmesinde genel bir kısıt olarak kullanıldığından şüpheliyim. Aldığınız oylamayı 4 yıldızın üzerine yükseltmek, mobil uygulama arama sonuçlarında görünme şansınızı artıracaktır.

Son olarak, sanal mağazacılığı ve sıralamaları iç link oluşturma yapıları olarak düşünün. App store içinde ne kadar görünür olursanız, dış aramalarda da o kadar görünür olursunuz.

Uygulama web performansı optimizasyonu

Google sıralamalarından bahsediyoruz, bu nedenle; linkler, alıntılar ve sosyal paylaşım gibi faktörler de önemli! Uygulamanız için; içerik pazarlama, PR ve sosyal ulaşım çalışmalarınızı yürütmelisiniz. Uygulamanızı kendi web siteniz üzerinde göstermeye odaklanın, bununla birlikte uygulamanızın app store sayfasına da link verin.

Uygulama İndeksleme – kullanıcı ile bağ oluşturma

Uygulama aramaları yalnızca uygulama arama sonuçları üzerinden kurulum sağlamak değildir. Uygulama indeksleme ile birlikte, uygulamanızı indirip kurmuş kullanıcılarla bağ oluşturmak için, organik aramalarda masa üstü/mobil web site görünürlüğünüzü artırabilirsiniz.  Google, arama sonuçlarında, uygulamanızın içeriğini derinlikle keşfedip açığa çıkarabilir. Bu da demek oluyor ki, bir kullanıcı organik aramada web sitenize tıkladığında, web sitenizi açmak yerine; uygulamanızı direkt açabilir ve uygulamanız içerisinde bulunan, aramış olduğu biricik içeriğe direkt ulaşabilir.

Uygulama indeksleme, teknik SEO’yu değiştirir. SEO kavramını, web sunucusu ve web sayfası kurulumundan öteye, uygulamaların kurulumu ve optimizasyonu olarak genişletir.

Bu da esasen “arama” kavramının da değişimi anlamına geliyor. En istekli ve bağ kurmuş olduğunuz kullanıcınız bile bir noktadan sonra web-sitenizi tercih etmeyebilir. Örneğin; kendi Note 4’üm üzerinde, uygulama kurmak için bir markanın sitesinin linkine tıkladığımda, Google’ın bana sunduğu seçenek yalnızca uygulama içerisinde açmak değil, bunun yanında bana uygulamanın açılmasını “varsayılan” olarak ayarlama seçeneğini de sunuyor.

Eğer bir kullanıcı, sitenizi uygulamanız içerisinde açmayı tercih etmişse, sitenizi bir daha organik arama üzerinden asla açmayabilir.

Uygulama indeksleme şu an için Android cihazlarla sınırlı, ancak yakın zamanda iOS cihazlar için de sunulacağına dair çalışmaların olduğu bir gerçek. Google’ın aktif olarak Apple ile çalıştığına ve iOS uygulama indeksleme geliştirmek için markalar seçtiğine dair, son zamanlarda işaretler görülüyor.

Uygulamalar için URI optimizasyonu

İndekslenebilir bir uygulama yaratmanın ilk adımı, uygulamayı derin linkleri destekleyecek şekilde yapılandırmaktır. Derin linkler, URI’lerdir. Uygulamanız tarafından anlaşılırlar ve spesifik bir içerik parçasını açarlar. Uygulamalar için etkin birer URL’dirler.

URI bir kez desteklendiğinde, kullanıcı, uygulama içerisindeki derin bir içeriğe yönlendirilebilir. Bunu, masaüstü sitenizin URL’si yerine düşünebilirsiniz. Tıpkı, “ayrı-site” mobil sitelerin, masaüstü sitelerin alternatif URL’leri olarak tanımlanması gibi… İlgili kontekstin bir örneği gibi (Android bir cihaz üzerinde kurulmuş olan uygulamayla) Google, bir kullanıcıyı web-sitesi yerine uygulamaya yönlendirebilir.

Bu yapıyı kurmak; uygulama içerisine değişiklikleri kurmak için uygulama geliştiricinizle ve masaüstü sitenize referansları eklemeniz için de web site geliştiricinizle ortak bir çalışmayı gerektirir.

“intent-filter” ların (niyet filtreleri) Eklenmesi

Android, derin linklerin teknik kurulumunu detaylı bir şekilde dokümante etti. Ancak, uygulamanın Android manifesto dosyasındaki niyet filtrelerinin kurulumuyla başlıyor. Bu da, aşağıdaki kodla yapılıyor.

<activity android:name=”com.example.android.GizmosActivity”

android:label=”@string/title_gizmos” >

<intent-filter android:label=”@string/filter_title_viewgizmos”>

<action android:name=”android.intent.action.VIEW” />

<data android:scheme=”http”

android:host=”example.com”

android:pathPrefix=”/gizmos” />

<category android:name=”android.intent.category.DEFAULT” />

<category android:name=”android.intent.category.BROWSABLE” />

</intent-filter>

</activity>

Bu kod, uygulama indekslemesi için uygulama URI’lerinin teknik optimizasyonunu sağlıyor ve yukarıdaki URI örneğinde olduğu gibi, kullanılan elementleri tanımlıyor.

• <intent-filter> elementi, arama sonuçlarından ulaşılabilecek aktiviteler için eklenmelidir.
• <action> elementi, ACTION_VIEW niyet aksiyonunu spesifik hale getirir, böylece Google Search tarafından niyet filtresi ulaşılabilir hale gelir.
• <data> tag’ı aktiviteyi çözümleyen bir URI formatını temsil eder. Minimumda, <data> tag’ı android:düzen şeması’nı (android:scheme attribute) içermelidir.
• BROWSABLE kategorisini de dâhil edin. BROWSABLE kategorisi, niyet filtresinin bir tarayıcı üzerinden erişilebilir olması için gereklidir. O olmadan, bir tarayıcıda bir linke tıklandığında, uygulama çözümlenemez. DEFAULT kategorisi, opsiyoneldir; ama tavsiye edilir. Bu kategori olmadan, aktivite, uygulama bileşen adınız kullanılarak, sadece belirgin bir niyetle başlatılabilir.

Derin linklerin test edilmesi

Google, derin link kurulumu testinizi kolaylaştırmak için araçlar geliştirdi. Google Derin Link Test Aracını, telefonunuzdaki derin linklerle uygulamanızın davranışını test etmek için kullanabilirsiniz. Bunun yanında, intent:// linkiyle,  içerisine bir HTML web sayfası oluşturabilirsiniz.

Örneğin;

<a href=”intent://example.com/page-1#Intent;scheme=http;package=com.example.android;end;”> <a href=”http://example.com/page-1″>http://example.com/page-1></a>

Bu link, derin içeriği, uygulama içerisinde, HTML sayfa üzerinden açacaktır.

Uygulama URI yatay seyri ve keşfi

Bir uygulama, derin link fonksiyonuna sahip olduğunda, bir sonraki adım Google’ın bu URI’leri geleneksel masaüstü yatay seyirlerinin bir parçası olarak keşfedebileceğinden emin olmaktır.

Uygulamaları yatay seyirlendirmenin (crawl) yolları

1. HTML “head” içerisinde Rel= “alternate”
2. Schema.org ile ViewAction
3. XML Sitemap içerisinde Rel= “alternate”

Her üçünü de ilave etmek net sinyaller yaratacaktır; ancak en azından rel= “alternate” tag’ını, web sayfanızın “head” bölümü içerisinde HTML’e eklemeniz gerekiyor.

Etkisi açısından, uygulama URI’sini, SEO için “ayrı-site mobil sitesi” kurarken olduğu şekliyle, bir mobil site URL’si ile benzer düşünebilirsiniz. Mobil derin link, bir web sayfasını siteniz üzerinde görüntülemeniz için alternatif bir yoldur. Siteniz üzerindeki bir parça içeriği, uygulama içerisinde ona karşılık gelen içerikle eşlersiniz.

Başlamadan önce, web sitenizi ve uygulamanızı takip eden rehberle uygun şekilde doğruladığınızdan emin olun. Bu, uygulamanızı Google Play Developer Console (Google Play Geliştirici Konsolu) ve Google Webmaster Tools (Google Webmaster Araçları) için doğrulayacaktır.

HTML “head” içerisinde #1: Rel = “alternate”

Bir örnek sayfa üzerinde, mesela ornek.com/sayfa-1, dokümanın “head” kısmına aşağıdaki kodu ekleyebilirsiniz. Yine, ayrı-site mobil optimizasyonu ile oldukça benzerlik gösteriyor.

<html>

<head>

…

<link rel=”alternate” href=”android-app://com.example.android/http/example.com/page-1″ />

…

</head>

<body>

</body>

#2: Schema.org ile ViewAction

Ek olarak, derin linki Schema.org ve JSON ile ViewAction kullanarak referans gösterebilirsiniz.

<script type=”application/ld+json”>

{

“@context”: “http://schema.org”,

“@type”: “WebPage”,

“@id”: “http://example.com/gizmos”,

“potentialAction”: {

“@type”: “ViewAction”,

“target”: “android-app://com.example.android/http/example.com/gizmos”

}

}

</script>

XML sitemap içerisinde #3 Rel = “alternate”

Son olarak, değişken URL’yi, mobil siteler için kullanılan rel=”alternate” e benzer şekilde, XML Sitemap’ler içerisinde referans gösterebilirsiniz.

<?xml version=”1.0″ encoding=”UTF-8″ ?>

<urlset xmlns=”http://www.sitemaps.org/schemas/sitemap/0.9″ xmlns:xhtml=”http://www.w3.org/1999/xhtml”>

<url>

<loc>http://example.com/page-1</loc>

<xhtml:link rel=”alternate” href=”android-app://com.example.android/http/example.com/page-1″ />

</url>

…

</urlset>

Bunlar yerleştirildiğinde, Google artık uygulama URI’sini keşfedebilir. Böylece, uygulamanızın, arama sonucunda bulunan içeriğin görüntülenmesi için bir alternatif olmasını sağlar.

Uygulamalarda bot kontrolü ve indeksleme yapılmaması

Uygulamanız içerisinde, Google tarafından indekslenmesini istemediğiniz içerikler olabilir.  Uygulamanız içerisinde değil de, siteniz dışarısında geliştirilmiş bir işlevsellik ya da içerik, buna uygun bir örnek olarak gösterilebilir. Bu, kullanıcılar için ikinci derece algısı yaratacak bir deneyim olurdu. İyi haber şu ki, uygulama üzerinde yapacağımız birkaç güncelleme ile indekslemenin önüne geçebiliriz.

İlk olarak, aşağıdaki kodları uygulama kaynak dizinine ekleyin.

(res/xml/noindex.xml).

<?xml version=”1.0″ encoding=”utf-8″?>

<search-engine xmlns:android=”http://schemas.android.com/apk/res/android”>

<noindex uri=”http://example.com/gizmos/hidden_uri”/>

<noindex uriPrefix=”http://example.com/gizmos/hidden_prefix”/>

<noindex uri=”gizmos://hidden_path”/>

<noindex uriPrefix=”gizmos://hidden_prefix”/>

</search-engine>

Yukarıda da görüldüğü gibi, bireysel bir URI’yi engelleyebilirsiniz ya da tüm dosyaları engellemesi için bir URI ön eki tanımlayabilirsiniz.

Bu kodlar bir kez eklendiğinde, AndroidManifest.xml dosyasını güncellemeniz gerekir. Böylece indekslemeyi bloke etmek için noindex.html kullandığınızı belirtmiş olursunuz.

<manifest xmlns:android=”http://schemas.android.com/apk/res/android” package=”com.example.android.Gizmos”>

<application>

<activity android:name=”com.example.android.GizmosActivity” android:label=”@string/title_gizmos” >

<intent-filter android:label=”@string/filter_title_viewgizmos”>

<action android:name=”android.intent.action.VIEW”/>

…

</activity>

<meta-data android:name=”search-engine” android:resource=”@xml/noindex”/>

</application>

<uses-permission android:name=”android.permission.INTERNET”/>

</manifest>

Tekrardan bağ kurmak için (re-engagement) uygulama indeksleme API’ı

Masaüstü yatay seyir yoluyla URI’nin keşfine ek olarak, mobil uygulamanız Google’ın Uygulama İndeksleme API’ı ile entegre olabilir. Böylece Google ile, kullanıcılarınız uygulama içerisinde harekete geçtiğinde iletişim kurulmuş olacaktır. Bu, Google’a, kullanıcıların uygulama içerisinde neleri görüntüledikleri konusunda bilgi gönderir. Bu, derin link keşfinde ek bir metottur ve bazı faydaları vardır.

Öncelikli faydası autocomplete’de görünür olmayı sağlamasıdır. Bu da, uygulamadaki iç sayfalara giriş sağlayan Google Arama otomatik tamamlama sorgusu sayesinde, tekrardan bağ kurmayı (re-engagement) sağlayacaktır.

Tekrardan, web sitenizin ve uygulamanızın buradaki rehber bilgilere uygun olduğunu doğruladığınızdan emin olun. Bu, uygulamanızı Google Play Geliştirici Konsolu ve Google Webmaster Araçları için doğrulayacaktır.

Bilgi grafiği ile uygulama aksiyonları

Sonraki ve en ilginç olanı, aramaların geçirdiği değişim ve evrim beraberinde aksiyonlar getiriyor. Sesli aramalarla kombine edildiklerinde; arama motorlarının, kullanıcının teşvikiyle aksiyon alır hale gelmesiyle; konuşma dilini, yönetilebilen aksiyonlara dönüştürdüklerinde daha da güçlenecekler.

Uygulama indekslemesi, Google’a sadece tek bir uygulama üzerine değil, ayrıca uygulama içerisindeki aksiyonları yönetme konusunda da ulaşım izni vererek, size aksiyonların avantajını sunuyor. Bana bir pizza mı söyleyeceksiniz? Toplantılarımı mı düzenleyeceksiniz? Arabamı süreceksiniz belki de? Tamam, Google yapar!

Uygulama aksiyonları, bilgi grafiğinin uygulanmasıyla ve varlık tespiti ile çalışır. Arama motorları; aksiyonları, objeleri, fikirleri ve sözcükleri bu şekilde anlar. Bu anlayış ile birlikte, varlık tipine göre genel aksiyon tanımlamada onlara izin veren bir aksiyon grafiği geliştirebilirler.

Aşağıda Schema.org tarafından şu an desteklenen bir aksiyon listesi görebilirsiniz

• AchieveAction
• AssessAction
• ConsumeAction
• ControlAction
• CreateAction
• FindAction
• InteractAction
• MoveAction
• OrganizeAction
• PlayAction
• SearchAction
• TradeAction
• TransferAction
• UpdateAction

Örneğin; PlayAction, bir müzik uygulamasında müziği başlatmak için kullanılabilirdi. Aşağıdaki biçimlendirmeyle bunu başarmak mümkün:

<script type=”application/ld+json”>

{

“@context”: “http://schema.org”,

“@type”: “MusicGroup”,

“name”: “Weezer”, “potentialAction”: {

“@type”: “ListenAction”,

“target”: “android-app://com.spotify.music/http/we…/listen”

}

}

</script>

Bu biçimlendirme bir kez uygulandığında, artık bu uygulamaya ait aksiyonlar arama sonuçlarında ve bilgi grafiğinde görünmeye başlayacaktır.

Mobil uygulama arama fırsatlarına göz atalım

Kısaca özetlemek gerekirse, geleneksel organik arama eforlarında mobil uygulamanız için görünürlüğü ve bağ kurmayı artırmak adına beş öncelikli yol var.

Web sitelerinin front-end ve back-end optimizasyonunun ötesine geçerek, yapılandırılmış verinin ve uygulama geliştirmenin alanına girdiğimizde; mobil aramanın büyüklüğü, teknik SEO’yu nasıl tanımladığımıza göre değişkenlik gösterir. Uygulama indekslemesi, iOS’u içerisine dâhil edecek şekilde genişlediği için; kapsamlı olarak büyümek adına uygulamaların indekslenmesiyle ilgili ve onlara karşılık gelen aksiyonlarla ilgili; olasılıklar ve fırsatlar konusunda şüpheliyim.

Android uygulamalara sahip olanlar için şunu söyleyebilirim ki, uygulama indekslemesi, adım adım ilerleyip, geleneksel masaüstü aramalarda baskın olan rakiplerinin önüne geçmek isteyenler için bir fırsat. iOS ile ilgili olanlar, işe uygulama listelemelerini optimize ederek başlamalılar ve indeksleme çalışmaları için hazırlanmalılar. Beklediğim kadarıyla bu yıl, iOS için açıklanacaklar.

Daha önce, uygulamanızın görünürlüğünü artırmak ve hedef kitlenizle olan bağınızı güçlendirmek için geleneksel organik aramadan güç almayı denediniz mi? Tecrübelerinizi bizimle paylaşın!

webtures

15 Temmuz 2016