Öncelikle kısaca dönüşüm oranının ne anlama geldiğinden bahsedelim isterseniz.

Dönüşüm Oranı ( Conversion Rate), web sitenizi kaç kişinin ziyaret ettiği ve bunların kaçının ürün satın aldığı ya da bülteninize abone olduğu hakkında bilgi veren önemli bir istatistiktir. Örneğin su artıma cihazı satan bir firmasınız ve sitenize teklif alınabilmesi için bir form yerleştirdiniz. Bu formu doldurup teklif isteyen kişi sayısı sizin dönüşüm oranınızı temsil etmektedir. 100 kişi sitenize girdi ve bunların 1 tanesi teklif formunu doldurdu ise dönüşüm oranınız %1 demektir.

Peki dönüşüm oranını nasıl artırılır, nasıl bir optimizasyon gerekir şimdi gelelim bu soruların cevabına:

 1) Oyunun kurallarını ve oyunu nasıl kazanacağınızı belirlemek

• Uzun dönem hedefleriniz, başarınızı nasıl ölçümleyeceğiniz ve stratejinizi geliştirme üzerinde biraz kafa yorun.
• Varsayımlar yapmayın. İşinizin hangi kısımları performansın altında ve sebebi ne bunları bulmaya çalışın.
• Ziyaretçilerinizin düşünce sürecini anlayın. Kendinizi onların yerine koyun. Kendi sitenizin müşterisi olmaya çalışın ve onların gözünden bakın.

2) Mevcut trafik kaynaklarını anlamak

• Kendi internet sitenizin kuş bakışı perspektifini geliştirin. Dönüştürme sürecinin bütününe vakıf olun — ziyaretçileriniz nereden geliyor, hangi hedef sayfalara varıyor ve internet sitenizde nasıl geziniyor. En iyi fırsatları tutmak için görünen alanları belirleyin.

3) Ziyaretçilerinizi anlayın (Özellikle dönüşüm yapmayanları)

Tahmin etmeyin! Ziyaretçilerinizin neden dönüşüm yapmadığını bulmaya çalışın.

Genellikle bunun için 3 ana kısımda araştırma yapmak gerekir;

• Farklı ziyaretçi türlerini ve amaçlarını anlamak
• Kullanıcı deneyim sorunlarını belirlemek
• Ziyaretçilerin şikayetlerini anlamak ve derlemek

4) Pazar alanınızı araştırın

Belirsizlikte hiçbir ticari faaliyet var olamaz. Pazar alanınızı araştırın; rakipleriniz, sektördeki uzmanlar ve müşterileriniz sosyal medyada ve blog sitelerinde neler söylüyor? Sonrasında bunları göz önünde bulundurarak konumunuzu geliştirecek ihtimalleri araştırın.

5) İşinizin saklı kalmış servetini ortaya çıkarın

1. Müşteriler için işinizin en ikna edici yönlerini belirleyin, bu yönler sizin servetinizdir.
2. Satın alma sürecinde şirketinizin avantajlarını müşteriye doğru zamanda takdim edin
3. Şirketinizin ikna edici varlıklarını elde etmek, derlemek ve sergilemek için zaman harcayın

6) Test stratejinizi oluşturun

Araştırmanızdan ortaya çıkardığınız fikirleri değerlendirin ve kısa zaman içinde işinizi geliştirecek olan büyük, çarpıcı, hedeflenen fikirlere öncelik verin. Çarpıcı değişiklikler size daha fazla kar sağlayacak ve daha çabuk daha büyük sonuçlar alacaksınız.

7) Test sayfanızı tasarlayın

• Yeni sayfanın temel görünümünü oluşturun. Yeni görünüm mevcut versiyondan daha ikna edici, güvenilir ve kullanıcı dostu olmalıdır.
• Yeni tasarıma bazı kullanılabilirlik testleri uygulayın ve müşterilerinizle özdeşleşen birine bunları göstererek fikir alın.

8) Internet sitenize deneyler uygulayın

• Test sayfanıza A/B testleri yapın
• Tüm takım üyelerinin testin ne olduğunu, neden bu testi uyguladığınızı, siteye nasıl uygun olduğunu, iş hedefleriyle nasıl uyumlu olduğunu ve başarıyı nasıl ölçeceğinizi anlayabildiği bir yol haritası izleyin.
• A/B test yazılımı sayfanın hangi versiyonunun diğerlerinden daha fazla dönüşüm meydana getirdiğini hesaplayabilir.

9) Testten başarıyla geçen kampanyalarınızı diğer kitle iletişim araçlarına aktarmak

Pazarlama sürecinizin diğer parçalarına, testte ön plana çıkan sonuçları nasıl uygulayacağınızı keşfedin. Örneğin:

• Açılış sayfası testindeki başarılı sayfa veya içerik türü Google Ads kampanyalarınız içinde de kullanarak veriminizi arttırabilirsiniz.
• Kazanan açılış sayfası çevrimdışı ortama adapte edilebilir.
• Eğer testten elde ettiğiniz sonuç ile başarılı bir performans elde ettiyseniz bunu diğer yapılarınıza da uyarlayarak onlarda da aynı verimi elde edebilirsiniz.

Tüm bu noktaları sırayla ele alarak dönüşüm oranlarınızda gözle görülür artışlar elde edebilirsiniz.

webtures

17 Mart 2016